Site Haritası

Formula 1 Diecast Model Araba

 Formula 1 merakımın en bariz başladığı yılı 1998 olarak belirtmem gerek. Bunda dönemin rekabeti, sıkı bir Mercedes hayranı olmam ve bu hayranlığın yarış birinciliklerine ve şampiyonluğa dönüştüğü "Buz Adam" Mika Hakkinen'in katkısı çok büyük. Erken sayılabilecek bir dönemde F1'e veda etmesi de içimde hala bir hüzündür. Daha öncesinde karınca kararınca hatırladığım kadarıyla Star TV'den yayınlanan 90'lı yılların başındaki yarışları da denk gelirsem iziliyordum. Ancak hayranlık yılı 1998 yılıdır benim için.

Üniversite yıllarına denk gelen bu dönemde okul arkadaşlarım ile ileri boyutta tartışacak kadar Ferrari-Mercedes kavgası yaptığımız, Japonya GP'sini sabahın köründe battaniyelere sarılarak izlediğimiz yıllar...

Öğrenci olunca ister istemez ilgi ve alakamız yarışların açık kanaldan verilmesi ve ekran karşısında yerimizi almanın ötesine geçemiyordu. Birde F1 ile ilgili çıkan dergileri takip ettiğimi hatırlıyorum.

Yıllar yılları kovalayıp her sene şifreli kanallar arasında gidip gelen F1 sevgim bitmese de yarışları takip etme mevzuu yarış sonrası haberleri takip etmek ile sınırlı kaldı. Canlı izleme keyfinin içine eden, neredeyse tüm paralı kanalların abonesi olmanızı sağlamaya yönelik F1 sömürüsü beni de vurdu. Yıllardır yarışları canlı izlemiyor bu anlamda yarışları yayınlayacak platformların gazına gelip abonesi olmuyorum. Ancak F1'i takip etmeyi hiçbir zaman bırakmadım.

Diecast model arabalara karşı küçük bir ilgimin başladığı yıllarda bu modeller için bir konsept belirlemenin gerekli olduğunu düşündüm. Zira aksi taktirde ne model arabaların sonu geliyor ne de üretilen modellere hayranlık azalıyordu. Hal böyle olunca buna ne para ne de yer yetmeyeceği aşikardı. Diecast model arabaları ilk keşfimden sonra F1 hayranlığımın verdiği gaz ile konseptimi bulmuş oldum. Ben F1 Dünya Şampiyonlarını sergilemeliydim. Disiplinli bir şekilde 1950 yılından bugüne ve ömrümün yeteceği yere kadar F1 Sürücüler şampiyonlarının o yılki aracını almalıydım. Konsepti belirledikten sonra ölçek konusuna karar vermek gerekti. 1/18 büyüktü. Yer sıkıntısı çıkardı. Ayrıca maddi kısmı da yorucu olurdu. 1/24 her model için üretilmiyordu. Koleksiyon yarım kalırdı. Keyfi kaçardı. Üretilmesi en az sıkıntılı olan yer tasarrufu da sağlayan ölçekte karar kıldım. 1/43 ölçek...

Uzun bir araştırma dönemine girdim. Üreticiler, satan firmalar vs. Türkiye'de bu konsepte hayranlık duyan sayısı az olacak ki ülkemizde bu anlamda model bulmak neredeyse imkansızdı. Çare yoktu. Maddi bir plan yapıp gümrük mevzuatlarını da inceleyip modelleri yurt dışından satın alacaktım. Plan ve programı buna göre yaptım.

Bugünü baz aldığımızda dile kolay, 71 dünya şampiyonunu bulup koleksiyona dahil etmem gerekiyordu. Buraya kadar okuduysanız merak ettiğiniz sorunun cevabını erken vereyim.

Ölçeği belirledikten sonra modelleri hangi sırada almak gerektiği konusuna geldik. Burada gönül isterdiki sıra ile 1950'den başlayarak alalım ve garaj belli bir düzende araçlara kavuşsun. Ancak bu düzen mümkün olmadı. Daha doğrusu olamadı. Çünkü her yılın modelini bulmak, modeli ile birlikte 1/43 ölçeğini bulmak, maddi yükünü karşılamak belirli bir düzende mümkün değildi. Açıkçası üreticilerin elinde modele ait stok sayısı ile fiyat endeksi ters orantılı işliyor diecast modellerde. Yani model stokta az sayıda kalmışsa fiyat oldukça pahalı oluyor. Genel bir aralık vermem gerekirse koleksiyonumdaki en ucuz satın aldığım model 16 Eruo en pahalısı şuan için 261 Euro. Örneğin 60 Euro'ya aldığım bir modelin 1 sene sonra fiyatının 90 Euro olduğunu gördüm. Tamamen bulunabilirlik, üretici firmanın kalitesi bu konuda etken.

İlk modelleri seçerken garaj bomboş olduğu için fiyatları artmadan en ucuza kapatabileceğim modelleri seçerek aksiyon aldım. Karışık bir yıl takibi bu şekilde başladı. Koleksiyomunun ilk araçları da sağ salim elime ulaşmış oldu.

Araçlar yavaş yavaş artınca modellerin sergilenmesi ile ilgili bir tasarım yapmam gerektiğini düşündüm. Zira her üretici firmanın kutusu farklı idi. Kutu paket boyutlarında bir standart yoktu. Bu şekilde sergilemeyi istemedim. Aşağıda resimlerde ne anlatmak istediğim anlaşılacaktır.


  Durum böyle olunca modeller için bir tasarım yapmak iyi fikirdi. İnternette bir süre ne yapabileceğime dair araştırma yaptım. Bu araştırmalarım sonucunda araçların ahşap bir tabana sabitlenerek sergilenmesine odaklandım ve kararımı bu yönde verdim.

Bu karardan sonra ağacın hangi cins olması gerektiğini çözmem gerekiyordu. Kayın ağacında karar kıldım. 1/43 modele göre tüm araçların tabanı aynı ağaçtan ve aynı ölçüden olacaktı. Net ahşap ölçülerini belirledikten sonra bunları kestirmeye sıra geldi. Tabi bunun da maddi bir yönü olduğunu tahmin edersiniz. Hayalin beleşi yok malesef... Ahşap ölçüsünü belirledim ve aşağıda gördüğünüz ölçü ve kalınlıkta kestirip tedarik ettim. Daha sonra aynı ağacı bulamayız düşüncesi ile 100 adet olarak. Bildiğiniz gibi her ağacın renk ve dokusu yetiştiği döneme göre farklılık gösteriyor. Biri koyu bir açık ton olsun istemedim.

  Kaba hatları ile taban işini hallettikten sonra sıra bu tabana şekil vermeye geldi. Bu şekilde düz bir kütüğü andırıyordu ve estetik olmazdı. AutoCAD yardımı ile birçok çizimler yaptım. Tasarımda Şampiyonun adı, takım ismi, motor markası yıl gibi bilgilerin yer alacağı etiketlik bir yer olmalıydı.

Birçok çizimden sonra tabanın bir rampa olmasına karar verdim. Bu sayede araçlar üzerine sabitlendiğinde perspektif bir görünüm sağlanacaktı. Çizimleri buna göre hazırlayıp CNC Freze Makinesinde kayın kütüğe son şeklini vermek için start verildi. Üretim sektöründe olmam sebebiyle bu konularda hiçbir sıkıntı yaşamadım : )


     
   

Tasarım içime sinmişti. Garaja giren araçlarda nasıl duracağını gözlemledikten sonra 100 adet kayın taban imalatına start verebilecek hale gelmiştim.

Sadece taban ile iş bitmiyordu. Zira model araçlar hassas işçilikle üretiliyordu. Tüm bileşenleri 1/43 oranında küçültülmüş aslına uygun minik araçlardı bunlar. Kanadı, lastikleri, dikiz aynasını düşündüğünüzde küçük bir darbede, hor kullanımda kırılıveren bir yapısı var doğal olarak bu modellerin. Taban işinden sonra bu tabanın bir şeffaf kutu ile korunmaya alınması gerekiyordu. Taban tasarımındaki çıkıntı tam da bu muhafazanın oturması için tasarlanmıştı. Ortadaki küçük delik ise modelin sabitleneceği delikti.

Muhafaza konusunda standart bir kutu ölçüsü bulmamız imkansızdı. Bu nedenle ahşap tabanda yerine uygun bir kutu bulmalı yada ürettirmeliydim. Bu konuda da google amca sağolsun epey yardımcı oldu. Önce e-bay, alibaba gibi sitelerde dolaşarak akrilik ürünler satan siparişe göre tasarım yapan firmalarla yazıştım. 100 adet gerekli deyince hemen hemen tüm akrilikçiler dönüş yaptı. Ölçüleri malzeme kalınlığını ilettim ve teklifler aldım. Ürünler gayet ucuza geliyordu ama gümrük masrafını ekleyince astarı yüzünden pahalıya geliyordu. Yurtdışından değil yurtiçinden çözmeye karar verdim. Daha önce pleksi üretimi yapan bir firmada çalışmışlığım olduğu için bu ürünü nasıl tedarik edeceğimi az çok biliyordum. Reklamcılar, tabelacılar bu konuda destek olabilirdi. Birkaç firma belirleyip fiyat istedim. İlgilenen tek bir firma oldu ve pazarlık yapmadan siparişi verdim. İlk etapta ürünü yanlış üretselerde hemen gereğini yaparak doğrusunu üretip gönderdiler.





  Ana kalemler artık hazırdı. Artık ince ayrıntılara ve görsel bilgilere odaklanmaya sıra gelmişti. Bu arada taban ahşabına mat bir cila da yaptırmayı ihmal etmedim ve garajdaki bir aracı kabaca yerleştirdiğimde çıkan sonuçtan memnun kaldım. Son detay olan F1 resmi logo ile kısaca araç ve pilotun detaylarını içeren etiket tasarımına sıra geldi. Bunun için etiketleri taban ahşabında nereye yapıştıracağımı belirledikten sonra ölçülerini, rengi, yazı karakterini tasarladıktan sonra basılması için matbaalardan destek alındı.






Etiketlerin yapıştırılmasından sonra çıkan görseller için yukarıdaki birkaç modeli incelemeniz yeterli.

Koleksiyona başladıktan sonra sabırla ve büyük titizlikle devam ettirdiğim süreç halen eksikler olsa da epey yol katetti. Aşağıda süreç içinde nereden nereye gelindiği daha net resimler takip edilerek görülecektir.


















YILPİLOTTAKIMMOTORFİYAT
1950Nino FarinaAlfa RomeoAlfa Romeo44,00 €
1951Juan Manuel FangioAlfa RomeoAlfa Romeo39,00 €
1952Alberto AscariFerrariFerrari50,00 €
1953Alberto AscariFerrariFerrari39,00 €
1954Juan Manuel FangioMaseratiMercedes51,00 €
1955Juan Manuel FangioMercedesMercedes44,00 €
1956Juan Manuel FangioFerrariFerrari41,00 €
1957Juan Manuel FangioMaseratiMaserati50,00 €
1958Mike HawthornFerrariFerrari36,00 €
1959Jack BrabhamCooperMaserati41,00 €
1960Jack BrabhamCooperMaserati37,00 €
1961Phil HillFerrariFerrari39,00 €
1962Graham HillBrabhamBRM P5644,00 €
1963Jim ClarkLotusFord35,00 €
1964John SurteesFerrariFerrari44,00 €
1965Jim ClarkLotusClimax70,00 €
1966Jack BrabhamBrabhamRepco 
1967Denny HulmeBrabhamRepco54,00 €
1968Graham HillLotusFord51,00 €
1969Jackie StewartMatraFord81,00 €
1970Jochen RindtLotusFord161,00 €
1971Jackie StewartTyrrellFord261,00 €
1972Emerson FittipaldiLotusFord85,00 €
1973Jackie StewartTyrrellFord85,00 €
1974Emerson FittipaldiMcLarenFord45,00 €
1975Niki LaudaFerrariFerrari51,00 €
1976James HuntMcLarenFord103,00 €
1977Niki LaudaFerrariFerrari132,00 €
1978Mario AndrettiLotusFord141,00 €
1979Jody ScheckterFerrariFerrari67,00 €
1980Alan JonesWilliamsFord85,00 €
1981Nelson PiquetBrabhamFord160,00 €
1982Keke RosbergWilliamsFord113,00 €
1983Nelson PiquetBrabhamBmw44,00 €
1984Niki LaudaMcLarenPorsche151,00 €
1985Alain ProstMcLarenPorsche 
1986Alain ProstMcLarenPorsche26,00 €
1987Nelson PiquetWilliamsHonda84,00 €
1988Ayrton SennaMcLarenHonda128,00 €
1989Alain ProstMcLarenHondaHediye
1990Ayrton SennaMcLarenHonda123,00 €
1991Ayrton SennaMcLarenHonda111,00 €
1992Nigel MansellWilliamsRenault59,00 €
1993Alain ProstWilliamsRenault100,00 €
1994Michael SchumacherBenettonFord80,00 €
1995Michael SchumacherBenettonRenault122,00 €
1996Damon HillWilliamsRenault51,00 €
1997Jacques VilleneuveWilliamsRenault26,00 €
1998Mika HäkkinenMcLarenMercedes74,00 €
1999Mika HäkkinenMcLarenMercedes100,00 €
2000Michael SchumacherFerrariFerrari128,00 €
2001Michael SchumacherFerrariFerrari45,00 €
2002Michael SchumacherFerrariFerrari32,00 €
2003Michael SchumacherFerrariFerrari53,00 €
2004Michael SchumacherFerrariFerrari131,00 €
2005Fernando AlonsoRenaultRenault95,00 €
2006Fernando AlonsoRenaultRenault39,00 €
2007Kimi RaikkonenFerrariFerrari37,00 €
2008Lewis HamiltonMcLarenMercedes47,00 €
2009Jenson ButtonBrawn GPMercedes75,00 €
2010Sebastian VettelRed Bull RacingRenault77,00 €
2011Sebastian VettelRed Bull RacingRenault63,00 €
2012Sebastian VettelRed Bull RacingRenault44,00 €
2013Sebastian VettelRed Bull RacingRenault78,00 €
2014Lewis HamiltonMercedesMercedes78,00 €
2015Lewis HamiltonMercedesMercedes104,00 €
2016Nico Rosberg MercedesMercedes123,00 €
2017Lewis HamiltonMercedesMercedes112,00 €
2018Lewis HamiltonMercedesMercedes119,00 €
2019Lewis HamiltonMercedesMercedes180,00 €
2020Lewis HamiltonMercedesMercedes143,00 €
2021Max VerstappenRed Bull RacingHonda134,00 €
2022Max VerstappenRed Bull RacingRbpt
2023Max VerstappenRed Bull RacingHonda


Bu yazının ilk yazıldığı gün koleksiyonun ulaştığı sayı 45 şampiyondu. O gün için 23 Dünya şampiyonu daha garajdaki yerine yerleşmeyi bekliyordu. Ama azim var ve ömrümüz yeterse paramız yeterse ve modeller üretilirse tamamlamayı hedeflemiştim. Yola çıkışımın ana teması buydu zaten. Adı üstünde bu bir koleksiyon.

Bugüne kadar henüz garajda yerini almayan 4 dünya şampiyonu (1966-1985-2022-2023) kaldı. Yukarıdaki tabloda koyu renk ile işaretli olan şampiyonlar ile henüz vuslat sona ermedi. Fikir vermesi açısından bugüne kadar koleksiyon için harcadığım bedel ise şuan için toplam 5.640 Euro.

Şunu unutmayın ki bu bedeller sadece araçlara ait bedeller değil. Bu koleksiyonu yapmaya karar verirseniz; aracın bedeli dışında yurtdışından kargo bedeli, para transferinde (swift transfer) ödeyeceğiniz muhabir masraflar, elinize ulaştığında ödeyeceğiniz gümrük vergisi bedelini de dikkate almalısınız. Tablodaki bedellerin içinde bunlarda yer alıyor. Yani buradaki rakamlara bakıp "Hiçte bu bedeller değil, daha ucuz..." diye düşünürseniz yurt dışından seçtiğiniz bir aracı almaya çalışın ve yüzleşin derim : )

Resimlerin sitede çok kaliteli görünmediğinin farkındayım. Ancak emin olun çıplak gözle araçları izlemenin keyfine diyecek yok. Tabi meraklısı için : )